TD IHK “Fikri Mülkiyet - Marka Hukuku - Kriptosanat ve Telif Hukuku“ konulu web semineri gerçekleştirildi
“Fikri Mülkiyet - Marka Hukuku - Kriptosanat ve Telif Hukuku“ konulu web semineri gerçekleştirildi
“Fikri Mülkiyet - Marka Hukuku - Kriptosanat ve Telif Hukuku“ konulu web semineri gerçekleştirildi

“Fikri Mülkiyet - Marka Hukuku - Kriptosanat ve Telif Hukuku“ konulu web semineri gerçekleştirildi    “Fikri Mülkiyet - Marka Hukuku - Kriptosanat ve Telif Hukuku“ konulu web semineri 7 Eylül 2021 tarihinde gerçekleştirildi.    

TD-IHK Genel Sekreteri Okan Özoğlu’nun selamlama ve açılış konuşmasının ardından Prof. Dr. Arzu Oğuz marka kavramı, marka olabilme koşulları, marka türlerinin yanı sıra markalaşmanın önemi ve markalaşmada dikkat edilecek hususlardan söz etmiştir. Prof. Dr. Oğuz, marka, coğrafi işaret, tasarım, patent, faydalı model ile geleneksel ürün adlarına ilişkin hakların korunması ve bu suretle teknolojik, ekonomik ve sosyal ilerlemenin gerçekleştirilmesine ilişkin düzenlemelerin yer aldığı Sınai Mülkiyet Kanunu’na da değinmiştir.    

Tescil amacına ve işlevlerine göre markalar, ticaret ve hizmet markaları, ferdi ve ortak marka, garanti markası gibi kavramlardan bahseden Prof. Dr. Oğuz, marka üzerindeki hakkın klasik bir mülkiyet hakkı olmadığını belirtmiştir. Bu bağlamda markadaki hakkın ancak kullanılmak ile devamlılık kazandığını dile getirmiştir. Markanın bir işletmenin kimliği haline geldiğini söyleyen Prof. Dr. Oğuz, marka olabilme koşulları konusunda işaretlerin kelime, logo, şekil, ses, slogan veya ürün ambalajlarından oluştuğunu ve marka olarak tescil edilebildiğini aktarmıştır.    

Marka tescili konusunda ise talebe karşı itiraz etme imkanları, itiraz hakkına sahip olan kişilerin yanı sıra markanın ihlali, haksız kullanım şekilleri, marka hakkına tecavüz halinde yapılabilecek talepler ve ihtiyati tedbirler konularını Prof. Dr. Arzu Oğuz detayları ile açıklamıştır.

Avukat Melis Ersöz Koca, “girişim” veya “yeni girişim” olarak ifade edilen başlangıç seviyesindeki ticari işletmeler olan, sektörel bir ihtiyaca yönelik çözüm üretme amacı taşıyan Start-Up’lar için fikri mülkiyet hukuku stratejileri, marka ve tasarım hakkı, patent ve telif hakkına ilişkin hususlar konusunda bilgiler vermiştir. Fikri mülkiyet hukukunun fikrin kendisini değil, dış dünyaya aktarılışını korumaya yönelik mekanizmalar geliştirdiğinin altını çizen Koca, marka hakkının bir Start-Up’ın sektördeki varlığını pekiştiren ve onu rakiplerinden ayıran en önemli hak olduğunu belirtmiştir.    

Marka tasarımlarının Start-Up’ları özellikle ön plana çıkardığını söyleyen Koca, tasarımın markayla beraber tescilinde oluşturulan güçlü bir marka değerinin tüketiciler nezdindeki satın alma isteğini artırdığını açıklamıştır. Uluslararası alanda marka korumasının öneminden de bahseden Koca, tasarımın tescillenmesi için ayırt edici olması ve yenilik unsurlarının bulunması gerektiğini dile getirmiş, Türkiye’de tescilli tasarımın 5 yıl, tescilsiz tasarımın ise 3 yıl süreyle korunduğunu ve tescilli tasarımlarda 5 yıllık periyodun 25 yıla kadar uzatılabileceğini açıklamıştır.    

Melis Ersöz Koca, patent tescili konusunda ürünün yeni olma niteliğine sahip olması, bir buluş basamağı içermesi ve sanayiye uygun olması koşulları ile ürüne 20 senelik bir hukuki korumanın verildiğini dile getirmiştir. Bir Start-Up’ın konusu ilim-edebiyat, görsel sanatlar, müzik veya sinema eserlerinden oluşuyorsa telif hakkı ile korunması gerektiğini aktaran Koca, telif korumasının tescile bağlı olmayıp eser meydana geldiği anda başladığını ve koruma süresinin eser sahibinin yaşam süresine ek olarak 70 yıl olduğunu belirtmiştir. Bir yatırımcının yatırım yapacağı Start-Up’ı seçerken dikkat etmesi gereken ve hukuken korunmayı gerektirecek hususlar ve korunma mekanizmaları konusunda, fikri mülkiyet haklarının tescili, fikri mülkiyet korumasının ertelenmemesi, yatırımcının fikri mülkiyet hakları üzerindeki hakimiyeti gibi unsurların öneminden de söz etmiştir.    

Stj. Avukat Bengi Baydan, kriptosanat ve telif hukuku konularında, blokzincir teknolojisi, blokzincir ve sanat ilişkisi, NFT (Non Fungible Token)’lerin sanat piyasasına etkisi ve telif hukuku ile bağlantılı hususları hakkında bilgiler vermiştir. Blokzincir teknolojisinin merkeziyetsizlik esasına dayalı bir veri toplama sistemi olmasından bahseden Baydan, bloklar halinde depolanan bu verilerin zincirler ile birbirine bağlı olduğunu, temelde bir verinin birden çok bilgisayarda eş zamanlı ve aynı şekilde kaydının tutulması anlamına geldiğini aktarmıştır. Bu bağlamda özellikle bankacılık işlemlerinin veri güvenliğini pekiştiren bir sistem olan blokzincir teknolojisi ile ilerlediğini dile getirmiştir.    

Bengi Baydan, kriptosanatın blokzincir teknolojisinin sanat eserleriyle birleştirilmesine dendiğini, NFT kullanıldığını, tokenizasyon işlemi de denilen kriptolama işleminin dijital sanat eseri üretildikten sonra yapıldığını açıklamıştır. Blokzincir sayesinde eserin kaç kere el değiştirdiğinin ve kimler tarafından satın alındığının bilgisinin saklandığını ve bu bağlamda yaratıcı endüstriden yaratıcı ekonomiye giden bir yol açıldığını, aynı zamanda eserin orijinal olup olmadığını teyit eden bir teknolojik altyapının sağlandığını belirtmiştir.    

Eserden haksız biçimde yararlanılmasını engelleyen telif haklarından da bahseden Baydan, NFT ve telif hakkı ilişkisi konusunda eserin orijinalliğini açığa çıkarmak adına önemli olduğundan söz etmiştir. NFT’lenen bir eserin satışı veya bağışlanması durumunda telif haklarının devrine neden olmadığını söyleyen Baydan, son olarak gelecekte doğacak olan mali haklar sorunu hakkında konuşmuştur.    

Program sonunda katılımcıların soruları cevaplandırılmıştır.    

Konuşmacılarımıza ve tüm katılımcılara etkinliğimize gösterdikleri ilgi için teşekkür ederiz.  

 


News