TD IHK Bulancak Ticaret ve Sanayi Odası iş birliğinde, T.C. Berlin Büyükelçiliği Ticaret Müşavirliği desteğiyle “Almanya’ya İhracatın İlk Adımları” konulu online bilgilendirme semineri gerçekleştirildi
Bulancak Ticaret ve Sanayi Odası iş birliğinde, T.C. Berlin Büyükelçiliği Ticaret Müşavirliği desteğiyle “Almanya’ya İhracatın İlk Adımları” konulu online bilgilendirme semineri gerçekleştirildi
Bulancak Ticaret ve Sanayi Odası iş birliğinde, T.C. Berlin Büyükelçiliği Ticaret Müşavirliği desteğiyle “Almanya’ya İhracatın İlk Adımları” konulu online bilgilendirme semineri gerçekleştirildi

Odamız ile Bulancak Ticaret ve Sanayi Odası iş birliğinde, T.C. Berlin Büyükelçiliği Ticaret Müşavirliği desteğiyle 3 Eylül 2021 tarihinde “Almanya’ya İhracatın İlk Adımları” konulu online bilgilendirme semineri gerçekleştirildi.    

TD-IHK Genel Sekreteri Yardımcısı Sayın Nalan Yetim’in moderatörlüğünde gerçekleştirilen etkinlik, Bulancak Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Sayın Ali Fatoğlu’nun selamlama ve açılış konuşmasıyla başlamıştır. Sayın Fatoğlu, dünyanın en kaliteli fındığının üretildiği ilimiz olan Giresun’un özellikle fındık ihracatındaki önemine dikkat çekmiştir.    

Türkiye ve Federal Almanya arasındaki uzun yıllara dayanan ilişkiler olduğunu söyleyen Sayın Yetim, Almanya’nın Türkiye’nin açık ara en önemli ekonomi ortaklarından olduğunu dile getirmiştir. Federal Almanya Kalkınma Ajansı’nın 2020 yılı tahmini rakamlarına göre Almanya ile ticaret hacminin 36 Milyar Avro, Almanya’ya ihracatın 15,3 Milyar Avro, Almanya’dan ithalatın ise 21,3 milyar Avro olarak gerçekleştiğini aktarmıştır. En çok ihraç edilen ürünlerde ise tekstil ve giyimin %27; otomotiv ve yan sanayinin %14,3; makine ve aksamlarının %12,6; gıda sektörünün ise %10 paya sahip olduğunu açıklamıştır.    

T.C. Berlin Büyükelçiliği Ticaret Müşaviri Sayın Berrak Bilgen Beşergil, Almanya’ya ait temel ekonomik göstergeler, ikili ticari ilişkiler ve Türkiye’nin Almanya’ya ihracatında önde gelen sektörler olmak üzere ihracatın ilk adımları ve püf noktalarına ilişkin sunumu eşliğinde bilgilendirmeler yapmıştır. 2021 yılında Almanya’da ekonomik toparlanmanın başladığını söyleyen Sayın Beşergil, yatırımlarda makine, otomobil ve inşaat gibi alanlarda yapılan harcamalarda artışlar yaşandığını dile getirmiştir. Sayın Beşergil, Federal Almanya’nın yıllara göre dış ticareti incelendiğinde ithalat ve ihracatının genellikle birbirine paralel oluşunu vurgulamış ve bu bağlamda dengeli bir dış ticaret gerçekleştirdiğinin önemine dikkat çekmiştir.    

Almanya’nın dış ticaretinin kıtalara göre dağılımında en fazla Avrupa Birliği içerisinde gerçekleştiğini aktaran Sayın Beşergil, motorlu araçlar ve yan sanayinin, makinelerin ve kimyasal ürünlerin ihracatta ön plana çıktığını söylemiştir. Türkiye’nin Almanya’ya ihracatında önde gelen sektörlerin başında ise hazır giyimin, otomotiv ve yan sanayinin, makine ve gıda sektörlerinin geldiğini dile getirmiştir.      

Makine sektöründe Almanya ve Çin’in rekabetine de dikkat çeken Sayın Beşergil, 2021 yılında bir önceki seneye göre %13 oranında ihracat kaybeden Almanya’ya karşılık %31 oranında artış sağlayan Çin’in özellikle pandemi ile birlikte ciddi şekilde ön plana çıktığından söz etmiştir. Bu bağlamda Almanya’nın geleneksel olarak değer verdiği, ihracat yaptığı bağlantı parçaları olan Konveyör teknolojisi, ısıtma ve soğutma, iklimlendirme gibi alanların yanı sıra madencilik ve inşaat alanlarında Çin’in rekabetçi konumu önem arz etmektedir.    

Almanya’ya yapılan doğrudan yabancı yatırımlarda sektörel anlamda en çok yatırımın bilişim ve komünikasyon alanında olduğu, işletme, finans, makine üretim ve tekstilin bunu izlediğini açıklayan Sayın Beşergil, Google’ın da Almanya’ya 1 Milyar Avro’luk bir yatırımının söz konusu olduğundan bahsetmiştir.    

Son dönem güncel konulara da değinen Sayın Beşergil, Almanya’da tek kullanımlık plastik ürünlerin tüketiminin 03.07.2021 tarihi itibariyle yasaklandığını, Alman kamuoyunda önemli bir yer tutan tedarik zincirleri yasasının 2023 yılı itibariyle yürürlüğe gireceğini ve bu bağlamda Türkiye’nin rekabetçi gücünün ortaya çıkabileceğini dile getirmiştir.    

Karbon izi, yeşil mutabakat, yenilenebilir enerji kaynakları yasası ve hidrojen stratejisinin yanı sıra tüketim ürünlerinde yaşanan online satış artışlarından da söz eden Sayın Beşergil, tarım alanında üretimde lokalizasyon ve yakın çevrenin tercih edilmesine, ambalajlamaya, dijital dönüşüm ve Endüstri 4.0’ın önemine de dikkat çekmiştir.    

Sunmuş olduğu değerli bilgileri için Sayın Berrak Bilgen Beşergil’e ve tüm katılımcılara etkinliğimize gösterdikleri ilgi için teşekkür ederiz. 







News