Türkiye’nin en hızlı büyüyen sektörlerinden biri olan Türk gıda endüstrisi, toplam ihracatın yüzde 10’unu aşan payıyla, ülkenin en dinamik sektörlerinden biridir. Türkiye’nin dünya ihracatında daha fazla pay alabilmesinin yolu ise pazarlama ve markalaşmadan geçmektedir. Bu sektörün Almanya ve Avrupa Birliği ile iş birliği potansiyelini güçlendirmek adına çatımız altında kurduğumuz “Gıda Çalışma Grubu”nun kuruluş toplantısından sonra ilki düzenlenen “Gıda sektöründe Pazarlama ve Markalaşma” konulu toplantı 30.06.2022 tarihinde gerçekleştirildi.
TD-IHK Genel Sekreteri Sayın Okan Özoğlu’nun selamlama ve açılış konuşmasının ardından Gıda Çalışma Grubu’nun Yöneticiliğini üstlenen Avrupa Türk Gıdacılar ve Perakendeciler Platformu Koordinatörü Sayın Volkan Aydın sözü alarak gıda sektöründe sürdürülebilir ihracatta pazarlama ve markalaşma üzerine neler yapılması gerektiği hakkında bilgiler verdi.
Pandemi sonrası Türkiye’nin gıda ihracatının çok daha önemli hale geldiğini söyleyen Volkan Aydın, Türkiye’nin genel anlamda üretim konusunda iyi olmasına rağmen sürdürülebilir ihracatta pazarlama ve satış kanallarında markalaşmada sorunlarının var olduğunu dile getirdi. Pazarlama yapılmadan önce Türkiye’deki şirketlerin pazarlamaya hazırlık çalışmaları yapmaları gerektiğini, bunlardan en önemlisinin ise ihracattan sorumlu kişilerin ve ihracat müdürlerinin eğitimi olduğunu aktardı. Pazar araştırmalarının mutlaka hedef ülkede yapılması gerektiğini ve hedef ülkedeki sektör bilgisinin çok önemli olduğunu söyleyen Sayın Aydın, bu bağlamda perakende, sanayi ve HoReCa sektörleri, paketleme ve yemek fabrikaları gibi gıda sektöründeki alt branşların doğru bilgilerine sahip olmanın yapılan pazarlamada çok önemli olduğuna dikkat çekti.
Türkiye’deki şirketlerde pazarlama çalışmalarında en çok dikkatini çeken konunun şirket tanıtımının eksikliği olduğunu söyleyen Sayın Aydın, pazarlamada kullanılan katalogların mutlaka hedef ülkenin dilinde olması gerektiğini, İngilizcenin özellikle de etiketlemelerde yeterli olmadığını belirtti. Bu bağlamda, “Perakende sektörüne yapılan satışta etiket yasaları, besin değerleri ve dillerin hedef ülkenin yasalarına göre hazırlanmış ve bitmiş olması gerekir” dedi.
Etnik sektörün dışındaki ulusal kanallar, satış kanallarının çeşitlendirilmesi, rakip analizlerin önemi, sertifikalar konusunda standart çalışmalar, ürünlerin analizi, ambalajlama, e-ticaret de dikkate alınarak pazarlamanın organize edilmesi gibi konuların da önemine dikkat çeken Volkan Aydın, sektörün iç dinamiklerinden haberdar olunması ve sektördeki uzman kişiler ile iletişimde kalınması gerektiğinin altını çizdi.
İhracatın sürdürülebilir olması için sektörel birliklerin ve platformların izlenilmesi gerektiğini, markalaşma çalışmaları konusunda ise Türkiye’de yapılan çalışmaların hedef ülkede de iç dinamiklere göre yapılması gerektiğini söyleyen Volkan Aydın, çalışmaların sosyal medya ile birleştirilmesinin, hedef ülkedeki kitlenin markadan beklentileri ve isteklerini bilmenin önemli olduğunu da sözlerine ekledi.
Toplantı sonunda katılımcıların soruları cevaplandırıldı.
Değerli katkıları ve paylaştığı bilgiler için Sayın Volkan Aydın’a ve tüm katılımcılara etkinliğimize gösterdikleri ilgi için teşekkür ederiz.