Türk-Alman Ticaret Sanayi Odası (TD-IHK), 27.04.2022 tarihinde Prof. Dr. Funda Başaran Yavaşlar ve Alman-Türk Ticaret ve Sanayi Odası (AHK) ile “Enflasyon ortamında vergilendirme ve mükelleflerin korunma imkanları” konulu web seminerini gerçekleştirmiştir.
Ekonomik ve ticari açıdan son dönemlerde sık duyulan kelimelerin başında gelen "enflasyon", ekonomide mal ve hizmet fiyatlarında gözlenen sürekli ve genel kapsamlı artışı ifade etmektedir. Pandemi ortamında devletlerin piyasaya önemli boyutlarda para arzına bağlı olarak pek çok ülkenin uzun yıllardır unuttuğu enflasyon yeniden ortaya çıkmıştır. OECD ülkelerindeki ortalama enflasyon oranı 1991’den bu yana ilk defa %7,2’ye ulaşmıştır. Türkiye’de ise bu oran, T.C. Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı verilerine göre, şubat ayındaki artışla birlikte yıllık %54,44 düzeyindedir ve daha da artması beklenmektedir.
Toplantıda, Türkiye’deki yüksek enflasyon ortamında mevcut düzenlemelerin içeriği, vergilendirme bakımından anlamı ve olumsuz sonuçlara karşı mükelleflerin sahip oldukları hukuki imkanlar, üyemiz Sayın Prof. Dr. Funda Başaran Yavaşlar tarafından ele alınmıştır.
Tüketici fiyatları endeksine göre dünyada enflasyon rakamlarından bahseden Sayın Prof. Dr. Başaran Yavaşlar, aynı zamanda ortalama tüketici fiyatlarına göre Türkiye’de geçmişten günümüze enflasyon oranlarını açıklamıştır. Dünyada üretici fiyatları endeksi söz konusu olduğunda Türkiye’nin diğer ülkelerden ayrıştığını, devletlerin hukuk ve ekonomik sistemleri enflasyonu düşünerek değil, nominal değer ilkesini düşünerek oluşturduğunu dile getirmiştir.
Enflasyon düzeltmesinin tanımı ve ana kuralları, yasa koyucunun yeniden değerleme tercihi, yeniden değerlemeye ilişkin geçici düzenlemelerin yanı sıra, yürürlükteki düzenlemeler çerçevesinde yeniden değerleme ve enflasyon düzeltmesi ile yeniden değerlemenin karşılaştırılması da yapılmıştır.
Son olarak Sayın Prof. Dr. Yavaşlar, 31.12.2021 itibariyle enflasyon düzeltmesinin uygulanması gerekirken yasal bir düzenleme ile bu imkânın ortadan kaldırılması sonucunda, Vergi Usul Kanunu geçici 33. Madde kapsamı çerçevesinde Anayasa’ya aykırılık durumunun söz konusunu olduğunun altını çizmiştir. 2022 yılı itibariyle geriye doğru bir uygulama yapılarak tam bir düzeltmenin engellenmiş olduğunu, dolayısıyla geriye yürüme yasağına ve verginin mali güçle orantılı olması ilkesine aykırılıkların doğduğunu belirtmiş olup firmalara, verecekleri vergi beyannamelerini ihtirazi kayıt düşerek göndermelerini tavsiye etmiştir.
Toplantı sonunda katılımcıların soruları cevaplandırılmıştır.
Tüm katılımcılara etkinliğimize gösterdikleri ilgi için, Sayın Prof. Dr. Funda Başaran Yavaşlar’a bilgi paylaşımı için ve Alman-Türk Ticaret ve Sanayi Odası’na iş birlikleri için teşekkür ederiz.